nice to meet you:)

      İki gün önce bitanecik Nian' ım aradı,İstanbul' a geleceğini müjdeledi. Hiiii  hem de 5 güne 7 sınavım olduğu hafta sonu  mu? Evet o hafta sonu:)) Ama o Nian değer ona ,değer canım arkadaşlarıma:*
Evet Nian bana süpriz yaptı ama aslında gelmesinin asıl nedeni ben değilim.Yarın memleketine dönecek olan İran' lı bi arkadaşa İstanbul gezdirilmesi gerekiyormuş,İzmir'den bunun için gelinmiş:) Hayır kıskanmadım:))
Sabah kahvaltı için buluşacaktık ,planım erken buluşup erken ayrılmaktı yanlarından ,göya erkenden dönüp yurda gidip ders çalışacağım:) ama ne çare, mümkün mü? Bırak yurda gitmeyi sağolsun arkadaşım akşam Taksim'e gidip eğlenmek için baskı yapıyor:) yok dedim o kadar da değil:)
       Kadıköy' e gittim bi de ne göreyim,miting! Tüm yollar kapalı,heryer polis,panzer..
Ama tabi ki mitingin bi güzel yanı Kadıköy'ü normal şartlar altında böyle göremeyecek olmak:)
Arabasız ,trafiksiz hayt güzel miymiş ne?:)

Masud'la tanıştık (İran'lı arkadaş) Hiiii hem de Masud Türkçe bilmiyor,aman yarabbim:) Tamam İngilizce bölüm okuyorum okumasına da 1 gram pratiğim yokki benim,elim ayağıma dolandı valla.Pata küte bi konuşmayla başladık muhabbete:) Sağolsun Masud çok kibar bi çocukmuş bizi bi ara Nian'ımla yalnız bile bıraktı,"sizin konuşacak şeyleriniz vardır,ben biraz gezeyim" dedi:)
Sonradan mitingin ortasında kalakalmamak için ayrıldık ordan
Neyse ki Kadıköy 'de Moda gibi dünya harikası bi yer var. Hele bi de Moda İskelesi gibi bi yer, hele bi de bugün harika bi hava:)
Böyle bi yer Nian gibi bi insana " ben aslında İstanbul'da yaşamayı düşünebilirim,sevmeye başladım mı nedir" dedirtti ya başka da bişey demem:))

Bütün gün çatpat İngilizcemle susmak bilmedim:) Almanya ya gitmeden önce benim için gerçekten iyi bi fırsat oldu ,Masud da o kadar rahattı ki hiç yanında kasılmadım,dalga geçer mi falan diye düşünmke zorunda kalmadım :)Ama bi ara sordu madem İngilizce bölüm okuyosun niye daha iyi konuşamıyorsun?

hımm you are right  but this is my firstttttt :)),

 yeni gelin edasıyla ama bu benim ilk pratiğim demek biraz komik oldu:)

Bu arada Masud,Türkçe öğrenmeye çalışıyormuş bazen söylediğimiz öyle kelimeleri biliyordu ki bizi Türkçe bilmediğine dair kandırdığını bile düşündük:)

Aaa şunu eklemeden edemeyeceğim ki bi ara hatta uzunca bi zaman Hayyam' dan muhabbet ettik,hatta

5-6 rubai çevirdik ,daha doğrusu Nian çevirdi:)

İşin özü güzel bi gündü;hem arkadaşımla hasret giderdim,hem doğum günü hediyem,hem Erasmus sonucum için kutlama hediyem oldu:) ve tabi ki  "nice to meet you Masud":))

Onları Taksim' e eğlenceye yolculadıktan sonra da kendime hediye aldım:)

Say hi to my Love!:))

                                            
Yazının norması: İstanbul'da yaşamak bazen cehennem,iki saat otobüs olmadığı için yurduma dönemedim:(
                                                                 görüşcez